Zenne’nin Yönetmenlerinden Çalıntı Suçlamalarına Yanıt
’Zenne’nin yönetmenleri M.Caner Alper ve Mehmet Binay, Ahmet Yıldız’ın sevgilisi İbrahim Can tarafından film, senaryo ve yönetmenler hakkında ileri sürülen iddialarla ilgili basın açıklaması yaptı: “Zenne, gerçek karakterlerden esinlenmiş olmakla birlikte tamamen özgün bir senaryodur. Senaryo hem Türkiye’de, hem de ABD’de 2009 yılında tescil edilmiştir.”
Filmin yapım ortaklarından Mpool firmasını, yapım aşamasında arayan İbrahim Can; yapılacak bu filmin senaryosunu okumadığını ve onay vermediğini söylemiştir. Bunun üzerine, ‘Filmin bir kurmaca olduğu ve Ahmet karakterinin filmdeki sevgilisinin de Alman bir fotoğrafçı olduğu’ kendisine bildirilmiştir. İbrahim Can’ın hikayesi veya Ahmet Yıldız’la yaşadıkları senaryoda hiçbir şekilde kullanılmamış, “ZENNE”nin senaryosu tamamen Ahmet Yıldız’ın yaşam öyküsünden esinlenilerek senaristin özgün katkılarıyla kaleme alınmıştır. İbrahim Can, başından beri bu filmin yapımından haberdar olup, çeşitli LGBTT siteleri aracılığıyla ‘ZENNE’nin benimle ilgisi yoktur.’ beyanatını da yazılı olarak vermiştir.
“ZENNE”nin tanıtımında, promosyonunda veya içeriğinde İbrahim Can’a ait herhangi bir görsel malzeme kullanılmamıştır. Gazetelerde kullanılan fotoğraflar, ilgili medya kuruluşlarının arşivlerinde bulunmakta, bizim kontrolümüz ve bilgimiz dışında, editoryal kararlar doğrultusunda yayınlanmaktadır. Basında çıkan bazı haberlerde kullanılan ve İbrahim Can’a ait olabilecek fotoğraflarla ilgili hiçbir sorumluluğumuz yoktur. Ayrıca, Ahmet Yıldız’ın ailesine ait isim ve tasvirlere de, filmin kurmaca bir senaryoya bağlı olması sebebiyle filmde yer verilmemiştir. Bilindiği üzere “ZENNE”, bir belgesel değildir. Dolayısıyla, herhangi bir kişinin yaşamöyküsünün tüm gerçekliğiyle ve doğrudan doğruya filme aktarılması söz konusu olmamıştır.
Öte yandan, filmin içindeki Zenne Can karakteri, İbrahim Can’ın soyadından türemediği gibi, filmdeki bu karakter, Ahmet’in sevgilisi konumunda da değildir.
“Zenne”nin başarısı, İbrahim Can’ın baş koyduğu davaya bir başka anlatımla, homofobi ve nefret cinayetlerine karşı mücadeleye katkı sağlayacak niteliktedir, hatta aynı amaca matuftur. İbrahim Can söz konusu meseleyi; öldürülmeden önce bir yıldan az bir süre boyunca birlikte olduğu ve hazin bir sonla kaybettiği Ahmet Yıldız’ın hikayesini sahiplenerek sınırlandıramayacağı gibi, bu konuda yapılacak tüm eserlerin telif hakkını da elinde bulundurması mümkün değildir. Kaldı ki, senaryoyla ilgili telif hakkı iddia etmesini gerektirecek entelektüel bir çalışması veya üretimi de mevcut değildir.
İbrahim Can’ın filmin galasına davet almaması ise, Ahmet Yıldız hakkında yapılmaya çalışılan her entelektüel çalışmaya karşı çıkmasında, ‘Kitabı da, filmi de ben yapacağım, yaptıracağım. Almanya’daki kurum ve kişilere söz verdim.’ demesinde saklıdır. “ZENNE” filminin merkezinde ya da herhangi bir yerinde kendisi olmadığı gibi; Yıldız’ın yakın arkadaşları olan ve bu filmi yazıp yöneten M.Caner Alper veya Mehmet Binay da filmin hikayesinde yer almamaktadır. “ZENNE”, kurgusal bir senaryonun filme dönüştürülmesi sonucunda ortaya çıkmıştır.’’
Kaynak : Kaosgl.Org
|
|
| Eklenme Tarihi : 18.10.2011 |
| Haber Editörü : Gokhan |
| «« GERi
|
Bu haber 382190 kez okundu.
|
Haberi
Paylaş |
Face
 |
Blog
 |
Frien
 |
Mysp
 |
Twit
 |
|
Not: Bu sayfalarda yer alan yorumlar kişilerin kendi görüşleridir.
Yazılanlardan gabile.com sorumlu tutulamaz.
| Habere Yorum Yaz |
|
Yasam hikayesi hirsizligi ne zamandan beri entelektüel çalışma altinda pazarlaniyor.
Ahmet eminim ona ve bana yapilan bu cirkinlikten ötürü mezarinda dönmüstür.
Bu cirkinlige ve ikimize yönelen nefrete kamuoyu gereken cevabi verecektir.
Yazan : olgun444
 Beğen
|
|
Derdini mahkemeye anlatamayan burada kamuoyunu mu arkasına almaya çalışıyor ?filmde az da olsa insanı teşvik etmenin neler doguracagını anlatıyor! Bu da birilerini kızdırıyor, korkutuyor olmalı.Kendini haklı bulanları şakşaklayıp, olumsuz düşüncelerini söyleyenleri de bireysel olarak hakarete boguyor.Eşcinselliği ben eşcinselim diye haykırmak oldugunu düşünüyor olmalı.Bir gün Ayşe Arman yakın arkadaşlarını küs olduklarını da röportaja çağıracaktır.Basının özgürlüğünü bize gösterecektir umarım.
Yazan : ykuza
Beğen
|
|
Benim kimseyle §ahsi bir sorunum yoktur ve rahmetli A.YILDIZ bana agabey diyen saygisini, sevdigim- saydigim bir karde§imdi...Zaman zaman mesajla§ir hal hatir sorardik,bir mekanda denk geldigimizde de abi-karde§ mahiyetinde sohbet ederdik!Öldürüldügünde,karde§imi kaybetmi§ kadar üzüldüm...ADI gecen her platformda onu savundum bunu beni yakinen taniyanlar bilirler..Ben burda adini dahi anmaya gerek duymadigim,bu olaydan nemalanmak isteyen birisinin dedigi gibi homofobik bir insan degilim,amacim rahmetliyi yermek degil onun adini saygiyla ve rahmetle anmaktir..Ama burda bunlari aleni yazdigim halde nicin anla§ilmaz,nicin yazdiklarim carptirilarak A.YILDIZ dü§manligim yaptigim kadar kör ve cahilce sözler sarfedilebilir!Ben hic bir zaman kimligimi saklamadim ve e§cinselleri savunmam gerektigi heryerde yüregimi ortaya koydum...Dogu kökenli oldugum rahmetlinin ya§adiklarini ya§ama riskim oldugu halde gözümü budakdan sakinmadim aileme, ben GAY`im dedim..Lütfen burda objektif görü§lerimiz iyi telakki edilsin,ki§iler bundan nemalanmak istiyorsa beni ve ben gibi dü§ünenleri kar§isina alarak gülünc duruma dü§mesin!!!Sonucta ben ve benim gibi dü§ünenlere sava§ acan ki§iler bilsinler ki,ben A.YILDIZ adinin her zaman saygiyla anilmasini,bir an önce katil veya katillerinin yakalanmasini isteyen onu ya§arkende taniyan bir DOSTUYUM!!!Bu konuyu ba§ka yerlere cekmek isteyen,ba§ini iki elinin arasina alip,dogruyu görüp hakkini bana sata§arak degilde ba§ka platformda arasin!cünki ben her zaman dogru oldugunu gördügüm ,analiz ettigim davanin yaninda KIMLIGI gizlemeden yer alacagim..
Yazan : turco45
Beğen
|
|
Bana hakaret dolu mesajlar atan ``olgunvetek`` gibi kimi çifte profil sahipleri, arkadaşları İbrahim Bey`in tavsiyesine uyup homofobilerinden arınmayı denesinler: Benim ``salak`` lığım ya da yüzümün ``çirkin``liği en fazla beni ilgilendirir. Gizli ve açık olmaya gelince: Beni tanıyanlar İstanbul`da değil doğunun ücra şehirlerinde tehditlere karşı tek başıma nasıl mücadele ettiğimi bilirler; okuduğum okuldaki arkadaşlarımdan, hocalarıma, aileme kadar herkes ne olduğumu bilir! Kendimle ilgili bu bilgiyi kimin, ne zaman, nasıl kullanacağını hiç düşünmedim!! ``Gey`` olduğumu raslantı sonucu değil benim açıklamam sonucu öğrenmişlerdir. Ayrıca, homofobi ve transfobiden bahseden sizler önce kendinizdekiyle yüzleşin!! İnsanların beni kabul etmeleri için debelenmeyi bırakalı çok oldu: Ben kendimle barışalı yirmi yıl oldu. Heteroseksist heterolardan şikayet etmeyi ve LGBTT hakları için mücadele için insanlara tavsiyeyi bırakın!! Heterolardan bir farkınız yok: Onlar da, ayaklarına dolaştığınız zaman hemen hakarete, ``gizli`` oluşunuzu size karşı koz olarak kullanmaya teşnedirler. Homofobinin sadece eşcinsellerden nefret etmek olduğu yanılgısından da vazgeçin!! Çünkü, yaşam kaygısı olan insanlara ``açılın da gelin!!`` demek hem kendi ``out`` olmuş olmanızı onların üzerinde bir üstünlük hali olarak algıladığınızı gösterir hem de en pembesinden ``faşizm`` örneğidir. Yazdığım yorumları ve ifade etmeğe çalıştığım düşüncelerimi okuyanlar biraz okuma alışkanlığına sahip olsalardı, yazdıklarımın hakaret olmadığını anlarlardı!! Kimseyle hem fikir olmak mecburiyetim yoktur!! Okuduğu zaman anlama sorunu yaşayanlar, yazılanı en fazla kelime ``adedi`` olarak okumayı denesinler. Böylece, okuduklarının üzerine anlam sapmalarına neden olacak kelime eklemeleri yapmayacaklardır. Kendi anladıklarını benim ya da başkasının yazdığı zannedenler, sadece ``zannetikleriyle`` kalırlar.
Yazan : risotto34
Beğen (2 kişi bu yorumu beğendi.)
|
|
kimi insanlar yürekli §ekilde cikar ,el alem görecek §ekilde yorumunu yapar ve siteye girenler alaka gösterenler bu yorumlari okur...konu hakkinda §öyle yada böyle fikir edinir..Kimi yüreksizler,korkaklar kendilerini yorumlariyla ifade edemediklerinden ki§ilerin özeline girerek IQ derecesi en alt seviyeden,güya kendince hareketler yazar!!!Ben buna kale§lik derim...Eger söyleyecek iki cift lafin varsa ortaya yaz,herkes okusun görsün!!!Benim filim olayinda hic bir §ahsi cikarim yoktur,sadece objektif dü§ündügümde emege olan saygimdan nacizane dü§üncelerimi belirttim...Ama birileri bundan gocunmu§!!bana özellimden cok zavalli bir §ekilde saldirida bulunuyorlar..Bunun devaminda bu mesajlari site yöneticilerine iletecegim,umarim bu ki§iler AKLARINI BA§LARINA alirlar,belki hakli olduklari davada haksiz ve gülünc duruma dü§mezler!
Yazan : turco45
Beğen (1 kişi bu yorumu beğendi.)
|
|
Evet, Ahmet o gün yalnız olabilirdi ya da hatta o gün ibrahim Bey ile beraber öldürülebilirdi. Sonuçta bu olay kamuoyuna yansımazdı. Böyle bir film ortaya çıkmaz biz de şu anda bu konuyu tartışır olmazdik. Ama Ahmet Yıldız`i su anda bütün dünya tanıyor. Bunu İbrahim Bey`in göstermiş olduğu mücadeleye borçluyuz. Onu yok sayıp ignore etmemeliyiz. Ona teşekkür etmeliyiz. O sadece Ahmet için değil hepimiz için mücadele ediyor. Onun yanında olmalıyız.
Yazan : ixirsiz
Beğen
|
|
bu ``hikâye`` İbrahim Bey varolduğu için değil, Ahmet Yıldız ailesinin karşısına çıkıp ``Ben geyim.`` diyebildiği için var. O meşum gün Ahmet yalnız da olabilirdi. O kanlı katilin bu kadarını hesap ettiğini sanmıyorum. Eğer birebir Ahmet`in son günlerini anlatan bir film yapılmış olsaydı, İbrahim Bey yerden göğe kadar olurdu!! Hem film ödül kazandıktan sonra, yurtiçinde ve yurtdışında bu kadar yankı bulduktan sonra İbrahim beyin ``Hikâyemizi çaldılar!`` demesi çok mu ``etik`` ? Film haftalardır konuşuluyor, daha öncesinde hangi kanala hangi gazeteye istese bu konuda konuşup rahatsızlıklarını ifade edebilirdi. Ancak, belki de, filmin bu kadar ``patlayacağı`` düşünülemedi.
Yazan : risotto34
Beğen
|
|
sahsima ve sevgilim ahmet yildiza karsi yapilan düsmani yorumlari ve tutumlari siddetle kiniyorum. o cirkin yorumlarinizida size 1000 kat daHA FAZLA ANLAM KATARAK GERI VERIYORUM. madem ki ahmet yildiz savunuculuguna soyundunuz öldürüldügünde nerdeydinioz?
mahkemesi yapilirken lgbt örgütleri ordayken siz nerdeydiniz. ? ahmet yildizin hakki icin kac defa sokaga döküldünüz, kac defa hakkini savundunuz. bu tarz ucuz, kinci ve kimligini aciklama cesareti gösteremiyen, ailesine ve cevresine gizli kalan, kimligini inkar eden kisiler her platformda atip tutmasinlar. cok absürd kaliyorsunuz. savunmak icin lütfen herkez kimliginle ortaya ciksin. ahmet yildiz benim sevgilim ve nisanlimdir. onun hakkin savunmak icin öldürüldügü ve benimle son saniyelerini paylastigi ilk geceden beri varim. beni yok saymak isteyenler ikiyüzlü, inkarci, yalanci ve benim davama ve ahmet yildizin davasina hic hayirli katkisi olmayanlardir. önce lgbt haklari icin hak talep etmeyi ögrenin. yollara dökülün. yardim edin. aillerinize acilin.icinizdeki homofobiye, transfobiye son verin.
Yazan : olgun444
Beğen (3 kişi bu yorumu beğendi.)
|
|
Sunu gözardi etmemek lazim. Eger Ibrahim Bey olmasaydi böyle bir film de yapilmazdi, yapilamazdi. Onun icin Ibrahim Bey`in `benim hikâyem` demeye hakki vardir.
Yazan : ixirsiz
Beğen (2 kişi bu yorumu beğendi.)
|
|
burada yorum yapanlardan biri de benim: Yorum yazarken de ``şark`` kurnazlığı gibi oryantalistlerin ``şark``lılara yapıştırdıkları aşağılayıcı yaftayı umursamayacak kadar Edward Said, Daryush Shayegan okumuşluğum vardır. Batılıların herşeye hakkı vardır; onlar ne derse, doğru söyler ve doğru eyler!! Gencecik bir insan öldürülmüş, kanı halen daha yerlerde!! Medyada yıllardır kullanılan İbrahim Bey`in şimdi ``bana ait`` dediği görseller için geçen zaman içinde nasıl bir itirazı olmuş elbette bizler bilemeyiz? Onlardan telif istemiş mi de şimdi teliften bahsetmiş? Ya da kendisinin sevgilisi olmuş bir adamın sosyal arkadaşları olabileceği de bir sır mıdır? hem ne demek ``benim hikâyem``!! Ahmet Yıldız sadece bir ``hikâye miydi?! ``bu benim hikayem demek bu davaya ne fayda sağlamış??! ben Ahmet Yıldız`ın kendisini hiç tanımadım ama yaşadıklarının benzerlerini de ``şark`` toplumlarındaki bütün eşcinseller gibi ben de yaşadım. Ahmet artık hepimiz için ayrımcılığın, ezilmişliğin, şiddetin, geciken adaletin bir simgesidir.
Yazan : risotto34
Beğen (2 kişi bu yorumu beğendi.)
|
|
Basin aciklamalarinda bile Ibrahim Can i 10 defa kullanmislar.
Yazan : olgun444
Beğen (3 kişi bu yorumu beğendi.)
|
|
sizin §ahsi sorununuz bizi hic ilgilendirmiyor!!!Biz sizin hayatiniza girip olaylara bakamayiz,kim hakli kim haksiz bunu tartmak ölcmek de bize dü§mez!!!Biz tarafsiz bir gözle ortaya cikan filme yorumumuzu yapariz!Burda kimsenin §ARK kurnazligi yaptigi yok,cünki bizim hic bir §ekilde maddi bir kazancimiz yok ki,§ARK kurnazligi yapalim!!Anlamini bilmedigin laflari kullanma!!!Biz okudugumuz makaleye göre yorum yapiyoruz!Gerisi bizi hic IRGALAMIYOR!!!Insanlari bir taraf tutmaya zorlama!!!A.yildiz rahmetli olali kac sene oldu,madem rahmetli icin bir §EYLER yapacaktin,§imdiye kadar AKLIN nerdeydi!!!Sanatda esinlenmek vardir,hele birde ortaya cikan eser A.YILDIZ adi gecerek ödül aldiysa,bundan gurur duymak LAZIM;Cünki A.YILDIZ adi taclandirilmi§tir...Ben kendi adima bu filim birebir rahmetlinin hayatini anlatmasada,belki onu katleden eli kanli katilin yakalnmasina bir I§IK tutursa cok sevinirim...Eger birileri homoseksüel diye kendi cocuklarini öldüreceklerse,bu filim sayesinde meydanin bo§ olmadigini anlarlarsa bunu filmin gücü SAYARIM...SAYGILARIMLA
Yazan : turco45
Beğen (1 kişi bu yorumu beğendi.)
|
|
burda yorum yapanlar sark kurnazligini bi yere birakip yorum yapsinlar. bir düsünün bu hiyaye sizin olsaydi ve size sormadan hikayeniz filme cekiliyor ve siz buna razi degilsiniz ve sizden müsaade almamsilar. ve bu hikayeyi yapanlarda size ve sevgilinize kötülük yapmis hayattayken. ikinizdede düsmanlar. sizi ayirmaya calismislar..nasil olurdu acaba tavriniz?
Yazan : olgun444
Beğen (4 kişi bu yorumu beğendi.)
|
|
`Hikâyemizi çaldılar`
hirsiz buinlar. yapruklari basin aciklamada nefret kustular. kiniyorum bu sahtekal kahramanlari. altin portaklalari geri versinler.
Yazan : olgun444
Beğen (4 kişi bu yorumu beğendi.)
|
|
Caner Alper ve Mehmet Binay’ın ilk sinema filmi `Zenne`, 48. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde 5 ödül birden aldı.
Eşcinsel olduğu için öldürülen Ahmet Yıldız’ın hayatından esinlenilerek yapılan filmde, doğulu muhafazakâr bir ailenin çocuğu olan Ahmet’le birlikte İstanbul’un dans kulüplerinde zennelik yapan Can’ın ve Türkiye’nin değer yargılarını çok iyi tanımayan Alman fotoğrafçı Daniel’in dostluk hikâyesini anlatıyor.
Habertürk`ün haberine göre, Ahmet Yıldız’ın ailesine `eşcinsel` olduğunu açıklamasının ardından öldürülmesi nedeniyle fragmanında “Dürüstlük bazen öldürür” sloganı kullanılan filme Ahmet Yıldız’ın nişanlısı İbrahim Can tepki göstererek şöyle konuştu:
``Telif haklarına saldırı var. Bu kişiler benim çektiğim fotoğrafları, Ahmet’in ismini kendi isimleri için kullanıyorlar. Tanıtım aşamasında kullanılan fotoğraflar bile bana ait, ama sorulmadı. Ahmet Yıldız’ın ismini kullanarak ‘Zenne’ için reklam yapıldı. Hem benim, hem Ahmet Yıldız’ın ismini kullandılar. Telif haklarına saygısızlık var. Gündem yarattıkları için göz yumdum. Ahmet Yıldız’ın öldürülmesi gibi önemli bir cinayetin Zenne ile ilgisi yok. İsmi ve hikâyesi alınmış, o filme yamanmış. Bir hikâye hırsızlığı var. Ölmüş bir insana saygısızlık var. Geride kalan ve yaşayanın da hikâyesine saygısızlık var. Ahmet’in ve benim ismimi kullanarak rant elde etmeye çalışıyorlar. Ahmet’in hikâyesindeki kişi benim. Onun öldürülmesiyle travma yaşamış, katliamı yaşamış sevgilisine hiç danışmıyorlar. Burada ikiyüzlülük, riyakârlık, yanlışlık var.``
Yazan : olgun444
Beğen (4 kişi bu yorumu beğendi.)
|
|
eşcinsel dram filmlerini arabeskleştirmek zorundalarmış gibi her defasında nedense acı dolu bir hikaye kurgularlar. ben eşcinselliğin çok eğlenceli olduğunu düşünüyorum. eating out 2 gibi filmler yapılırsa bizim üzerimizdeki toplumsal baskının hafifleyeceğine inanıyorum. bu filmlerden zaten bir ton var bir yenisi yeni bir vizyon kazandırmaz kimseye. ama eşcinselleri aşağılamayan nitelikli bir komedi filmi çekilirse o zaman eşcinsel olmayan insanalara da kednimize de keyifli dakikalar yaşatabilirler.
Yazan : demircan1
Beğen
|
|
Bildiğimiz gibi, birçok ``ka`` gey(!) yıllar yılı KAOSGL dergisine burun bükmüş ve ``Tempo kalitesi ve ayarında gey dergisini ben çıkaracağım demiştir.`` Onca yıl geçmiş olmasına rağmen ``Godot`` hala gelmemiştir:)) LGBTT mücadelesi için destek olmak istemeyen olmaz ama en azından köstek de olmamalıdır. Benzer durumla heteroseksist heterolardan çok, açık ya da gizli bazı eşcinsellerin sözde ``edebi`` saldırılarından nasibini alan gey şair-yazarlarımız da vardır: Yazdıkları, eşcinsel hayatın korunaklı bölgelerini ifşa etmek olarak algılanmış ve düşmanca bir tutumla ``öteki`` leştirilmeye çalışılmıştır. Oysa, bugün o yazarların yazdıkları olmasaydı ya da birileri ille de ``KAOS`` diye ısrar etmeseydi LGBTT hareket üzerine bu kadar rahat konuşabiliyor olur muyduk?! Nankör olmamak lazım!! Hem neden illa da Almanlar yapacakmış?!! Kendi hikayelerimizi anlatmak için cesaretlendirilmeye ihtiyacımız olabilir ama hepsi o kadardır... Bir film ya da bir kitap vs bize kaybettiğimiz bir insanı geri vermez ama onun çocuk saçlarını okşama ve asla olmayacak şeyleri kalbimizin bir yerinde oldurma şansı tanır. Ölenlerin ruhları yaşayanların hatıralarında yaşamaya devam eder. Bari buna olsun kimse laf etmesin!!!
Yazan : risotto34
Beğen
|
|
sizi can-i gönülden kutluyorum!!!Duru§unuzla,entellektüel yapinizla,cesaretinizle biz GAYLERi cok iyi temsil ettiginizi dü§ünüyorum..Eger ortada emek verilerek hazirlanmi§ bir pasta varsa,bunuda yemek tabii ki sizin hakkiniz!!!Size destek olmayanlar gölgede etmesinler!!!Yapmi§ oldugunuz film birebir A.Yildiz`in hayatini anlatmasada,yazili ve görsel basinda dikkatleri rahmetlinin üzerine cekmesi acisindan da cok mühimdir...Sizin sayenizde eli kanli katiller bir nebze olsun rahatsiz olmu§ iseler,A.Yildiz mezarinda rahat uyuyacaktir...Ben kendi adima ortaya cikardiginiz proje icin sizlere te§ekkür ederim...
Yazan : turco45
Beğen
|
Yorum yazmak için login olunuz
|
|
|
Turkish 
English 
German
Diğer başlıklardan bazıları.
