Tarlabaşı’nda trans kadın sırtından bıçaklandı
Tarlabaşı’nda bir trans kadın sırtından bıçaklandı. Polis saldırganlara müdahale etmedi. Saldırıyı değerlendiren Av. Levent Pişkin, “Saldırıların artışı İslamî muhafazakarlaşma ile ilintili. Faillerin ‘kimliği belirsiz’ kalması suçun üstünü örtmektir” dedi.
Son zamanlarda iyice görünür olan transfobik nefret saldırılarına bir yenisi daha eklendi. 18 Ekim Cumartesi günü Tarlabaşı’nda trans kadın Aylin bıçaklı saldırıya uğradı.
Polis saldırganlara müdahale etmedi
Akşam 9-10 civarında gerçekleşen saldırıda Aylin sırtından yaralandı. “Kimliği belirsiz kişiler” bir araçtan inerek Aylin’e bıçakla saldırdı. Polisin saldırganlara müdahale etmemesi dikkat çekti.
Bıçaklı saldırının ardından civardaki esnaf tarafından da darp edilen Aylin, ambülansla Şişli Etfal Hastanesi’ne kaldırıldı. Burada yarası kapatılan ve pansuman yapılan Aylin, aynı gece evine geri döndü.
“Saldırıların artışında Hükümet politikaları etkili”
Saldırının ardından hukukî destek için hastaneye giden Av. Levent Pişkin son günlerde artan saldırıları KaosGL.org’a değerlendirdi. Saldırıların İslamî muhafazakarlaşma ile doğrudan alakalı olduğunu düşünen Pişkin’e göre, mevcut hükümetin politikaları saldırıları kışkırtıyor. Pişkin, AKP Hükümeti’nin LGBTİ’lere dönük nefret suçları konusunda herhangi bir adım atmamasını ve cinsiyet kimliği ve cinsel yönelim ifadelerinin Nefret Suçları düzenlemesinde yer almamasını eleştirdi.
“Muhalefet LGBTİ haklarını ikincil görüyor”
Muhalefet partilerinin de saldırılar konusunda “suçunun” olduğunu söyleyen Pişkin, “Muhalefet partileri de LGBTİ meselesini ikincil mesele olarak görüyor. Başka gündemler her zaman LGBTİ gündeminin önüne geçiyor. Bu durum devam ettikçe nefret suçlarına karşı aktif mücadele yürütülemez. Yaşam hakkı ve başkaca haklar kapsamında muhalefet partilerinin de bir an evvel etkin çalışmalar yürütmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.
“Kimliği belirsiz kişiler”?
Şişli ve Beyoğlu’nda son zamanlarda transfobik nefret saldırılarında benzer bir tema tekrar ediyor. Saldırganlar bir araçtan çıkarak saldırıyor ve hemen ardından ortadan “kayboluyor”. Saldırganların “kimliği belirsiz” kalıyor.
Tekrar eden bu “temaya” ilişkin ise Pişkin şunları kaydetti:
“Saldırıların ardından olayın failleri ‘kimliği belirsiz’ olarak lanse ediliyor. Bu durum devletin yok etme politikasının bir parçasıdır. Bunun adı suçu örtmektir! O kadar güvenlik önlemi alıyorsun, sonra da transfobik saldırılarda saldırganları bulamadığını iddia ediyorsun. İnanılır gibi değil! Bu durumun tek bir açıklaması var: Suçun üstü örtülüyor.”
Kaynak: www.kaosgl.com 20.10.2014
|
|
Eklenme Tarihi : 20.10.2014 |
Haber Editörü : PikeAS |
«« GERi
|
Bu haber 334047 kez okundu.
|
Haberi Paylaş |
Face
|
Blog
|
Frien
|
Mysp
|
Twit
|
|
Not: Bu sayfalarda yer alan yorumlar kişilerin kendi görüşleridir. Yazılanlardan gabile.com sorumlu tutulamaz.
Habere Yorum Yaz |
Bu habere yapılmış bir yorum bulunmamaktadır |
Yorum yazmak için login olunuz
|
|